Borsada Temel Analiz mi, Teknik Analiz mi? (Kapsamlı Rehber)

Bu yazı sadece bilgilendirme amaçlı yazılmış olup, herhangi bir yatırım veya al-sat-tut tavsiyesi içermemektedir. Burada sadece temel analiz ve teknik analizin temellerine değineceğiz.

Kariyerinizde yükselmek için harcadığınız emeği, finansal geleceğinizi inşa etmek için de harcıyor musunuz? “Borsa” kelimesi, birçoğumuz için “tüyo”, “ani zenginlik” veya “büyük risk” gibi kelimelerle yankılanır. Oysa kariyeryol.com olarak biliyoruz ki, yatırım bir kumar değil, bir strateji işidir. Tıpkı kariyerinizde olduğu gibi, ne yaptığınızı bilirseniz, riskleri yönetir ve hedefe ulaşırsınız. Bu bilinçli yolculuğun kalbinde ise iki temel felsefe yatar: Temel Analiz ve Teknik Analiz.

Analizimizde, bu iki devasa ekolün ne olduğunu, nasıl çalıştığını ve en önemlisi, hangisinin sizin yatırımcı karakterinize ve kariyerinize daha uygun olduğunu çözeceğiz. Unutmayın borsa zenginleşme yeri değil, bir yatırım arenasıdır. Ayrıca bu yazı sadece bilgilendirme amaçlıdır.

temel analiz ne demek

Yatırım dünyasının dedektifiyle tanışın: Temel Analiz. Bu yaklaşım, “Hangi hisseyi almalıyım?” sorusuna odaklanır. Bir hisse senedinin fiyatına değil, o fiyatın arkasındaki “gerçek şirkete” bakar. Tıpkı bir ev almadan önce temelinin sağlam olup olmadığına, kaç odası olduğuna ve konumuna bakmanız gibi, temel analiz de bir şirketin “sağlık karnesini” inceler.

Bu dedektiflik sürecinde nelere bakılır? Şirketin finansal tabloları (bilanço, kâr-zarar tablosu) mercek altına alınır. Şirket gerçekten para kazanıyor mu? Borçluluk durumu nasıl? Fiyat/Kazanç (F/K) oranı sektör ortalamasına göre nerede? Piyasa Değeri/Defter Değeri (PD/DD) bize ne anlatıyor? Bunlar, şirketin “ucuz” mu (undervalued) yoksa “pahalı” mı (overvalued) olduğunu anlamanın matematiksel yollarıdır.

Ama iş sadece rakamlarla bitmez. İyi bir dedektif, rakamların ötesine geçer. Şirketin yönetim ekibi ne kadar vizyoner? Rakiplerine karşı bir “rekabet avantajı” (Warren Buffett‘ın meşhur “hendek” tabiri) var mı? İçinde bulunduğu sektör (örneğin teknoloji, sağlık, enerji) büyüyor mu, yoksa küçülüyor mu?

temel analiz oranları

Bu yaklaşım, “kısa yoldan köşeyi dönme” peşinde değildir. Felsefesi, sağlam, kârlı ve geleceği olan bir şirketi “adil değerinin altında” bir fiyattan satın almak ve o şirketin büyümesine “ortak” olmaktır.

Bu, uzun vadeli bir sabır oyunudur. Temel analiz, hisse senedini bir al-sat kağıdı olarak değil, bir iş ortaklığı olarak görür. Bu yüzden, genellikle “değer yatırımcıları” (value investors) tarafından benimsenir.

“Fiyata” Odaklanmak: Teknik Analiz Nedir?

Şimdi de yatırım dünyasının “grafikçisi” veya “piyasa psikoloğu” ile tanışın: Teknik Analiz. Bu yaklaşım, “NE almalı?” sorusundan çok, “NE ZAMAN almalı?” sorusuna cevap arar. Teknik analiste göre, bir şirket hakkındaki iyi veya kötü tüm bilgiler (temel veriler, haberler, beklentiler) zaten fiyat grafiklerine yansımıştır.

Teknik analiz, şirketin bilançosuyla veya kârıyla ilgilenmez. İlgilendiği tek şey, “fiyat” ve “işlem hacmi”dir. Geçmiş fiyat hareketlerine bakarak gelecekteki fiyat hareketlerini tahmin etmeye çalışır. Temelinde yatan şey, fiyatların tesadüfi hareket etmediği, “trendler” halinde hareket ettiği ve tarihin (yani yatırımcı davranışlarının) tekerrür etme eğiliminde olduğudur.

Grafikçiler neye bakar? “Trend” en yakın dostlarıdır. Fiyatlar yükseliş trendinde mi, düşüşte mi, yoksa yatay bir bantta mı (konsolidasyon) hareket ediyor? Bir trendin yön değiştirdiğini nasıl anlarız?

temel analiz nedir

Destek ve Direnç seviyeleri en önemli araçlarıdır. Bunlar, alıcıların (talep) ve satıcıların (arz) yoğunlaştığı psikolojik fiyat seviyeleridir. Bir hissenin neden belirli bir fiyattan sürekli düştüğünü (direnç) veya belirli bir seviyeden sürekli geri döndüğünü (destek) bu seviyeler açıklar.

Ayrıca, bu analizde onlarca “indikatör” ve “formasyon” kullanılır. RSI (Göreceli Güç Endeksi) bir hissenin “aşırı alınmış” mı yoksa “aşırı satılmış” mı olduğunu gösterir. OBO (Omuz-Baş-Omuz) veya TOBO (Ters Omuz-Baş-Omuz) gibi formasyonlar, trend dönüşlerini öngörmek için kullanılır. Bu, tamamen piyasanın psikolojisini okuma sanatıdır.

Temel Analiz mi, Teknik mi? Hangisi Size Uygun

Borsada para kaybetmenin en kolay yolu, kendi karakterinize uymayan bir stratejiyi taklit etmektir. kariyeryol.com okuru olarak, stratejiniz sizin yaşam tarzınızla ve kişiliğinizle uyumlu olmalıdır.

Eğer detaycı, sabırlı biriyseniz, yıllık raporları okumaktan, bir iş modelini anlamaktan keyif alıyorsanız ve “Hissemi alıp 5-10 yıl unutabilirim” diyebiliyorsanız, siz bir temel analiz yatırımcısısınız. Bu yaklaşım, “değer”e odaklanır ve günlük fiyat dalgalanmalarının stresini yaşamak istemeyenler için idealdir.

Eğer daha hızlı hareket etmeyi seviyorsanız, psikoloji ve kitle davranışları ilginizi çekiyorsa, disiplinli bir şekilde alım-satım kuralları (stop-loss gibi) uygulayabiliyorsanız ve grafiklere bakmak size keyif veriyorsa, teknik analiz sizin için daha uygun olabilir. Bu, daha çok kısa ve orta vadeli “trade” (alım-satım) odaklı bir yaklaşımdır.

Kendinize şu dürüst soruyu sorun: Tam zamanlı yoğun bir kariyeriniz varken, gün içinde sürekli ekran başında grafik takip edip anlık kararlar verecek vaktiniz ve enerjiniz var mı? Çoğu profesyonel için cevap “Hayır”dır. Bu yüzden, tam zamanlı bir kariyere sahip olanlar için temel analize dayalı uzun vadeli yatırım, genellikle daha sürdürülebilir bir stratejidir.

Unutmayın, biri diğerinden “daha iyi” değildir. Onlar sadece farklı sorulara cevap veren farklı araçlardır. Warren Buffett temel analizle dünyanın en zenginlerinden biri olurken, George Soros gibi isimler teknik ve makro analizlerle devasa servetler kazanmıştır. Önemli olan sizin hangi oyunu oynamak istediğinizdir.

teknik analiz ne

Neden İkisi Birden? (Akıllı Yatırımcı Hibrit Stratejisi)

Peki, neden birini seçmek zorundasınız? Neden hem bir dedektif hem de bir grafikçi gibi düşünmeyesiniz? İşte “bilinçli yatırımcı” tam da burada ortaya çıkar. Akıllı yatırımcılar, bu iki ekolü bir “düşman” olarak değil, birbirini tamamlayan “araçlar” olarak kullanır.

Bu hibrit strateji nasıl çalışır? Çok basit:

  1. “NE ALACAĞINI” Temel Analizle Bul: Önce dedektif şapkanızı takarsınız. Yüzlerce şirket arasından, bilançosu güçlü, kârlı, iyi yönetilen, rekabet avantajı olan ve geleceği parlak 10-15 şirketi belirlersiniz. Bu sizin “izleme listeniz”, yani “iyi şirketler” havuzunuz olur.
  2. “NE ZAMAN ALACAĞINI” Teknik Analizle Belirle: Artık elinizde harika şirketler var. Şimdi grafikçi şapkanızı takarsınız. Bu şirketlerden birini almak istiyorsunuz, ama fiyatı “tepede” mi? Belki de hisse bir düşüş trendinde ve bıçak düşerken tutmak istemezsiniz. Grafiği açar, önemli bir “destek” seviyesine gelmesini veya bir “düşüş trendini” kırmasını beklersiniz.

Bu hibrit yaklaşım, size her iki dünyanın da en iyi yönlerini sunar: temel ve teknik analiz sayesinde, hem neye sahip olduğunuzu bilirsiniz (temel sağlamlık) hem de onu doğru zamanda portföyünüze eklersiniz (teknik zamanlama).

Temel analiz size “hangi gemiye bineceğinizi” söyler (sağlam, batmayacak bir gemi). Teknik analiz ise, o gemiye “güverteden mi atlayacağınızı, yoksa sakin bir limanda, iskeleden mi bineceğinizi” söyler.

teknik analiz oranları

Sonuç: Temel Analiz ve Teknik Neden Önemli?

Bu strateji, “tüyo” ile yatırım yapmanın yarattığı paniği yok eder. Fiyatlar düştüğünde korkmazsınız, çünkü neye sahip olduğunuzu bilirsiniz. Hatta, harika bir şirketi daha ucuza alabilmek için bunu bir “fırsat” olarak görürsünüz. Bu, bilinçli ve stres yönetimi yapabilen bir yatırımcının yoludur.

Borsada strateji belirlemek, kariyerinizi planlamak gibidir; başkasının planını kopyalayamazsınız, kendi güçlü yönlerinize ve hedeflerinize uygun olanı inşa etmelisiniz. İster bir şirketin değerine odaklanan bir “dedektif” (Temel Analiz), ister piyasanın psikolojisini okuyan bir “grafikçi” (Teknik Analiz) olun, önemli olan bir planınızın olmasıdır.

kariyeryol.com olarak biliyoruz ki, en güçlü strateji, bu iki bakış açısını birleştiren, yani ne aldığını bilen ve ne zaman alması gerektiğini kestirebilen “bilinçli yatırımcı” stratejisidir. Tüyoları bir kenara bırakın, kendi analizinizi yapmaya başlayın. Finansal geleceğinizi şansa değil, stratejiye bırakın.

Yorum yapın