Ticari Kredi Çekerken Hayat Kurtaracak 8 Taktik

Ticari faaliyetlerin içinde biraz da olsa bulunan herkes bu işlerin zorluğunu bilir. İşletmeni büyütmek, yeni bir makine almak, stoğunu güçlendirmek veya o zorlu nakit akışını düzenlemek için bir finansman bulmak zordur. İşte bu noktada aklına ilk gelen çözüm genellikle bir ticari kredi oluyor. Bankaların kapısını çalmak, işleri büyütmek için atılan en önemli adımlardan biri. Ama o imzayı atmadan önce bir durup düşünmek lazım. Çünkü ticari kredi çekerken dikkat edilmesi gereken hususlar vardır. Yani, işletmeni kanatlandırıp uçurmak isterken yapacağın yanlış bir seçim, üzerine ödeyemeyeceğin bir yük bindirip kanatlarını kırabilir.

Birçok işletme, acil nakit ihtiyacı nedeniyle detaylara odaklanmadan kredi başvurusu yapar. Oysa aceleyle alınan bu kararlar, uzun vadede finansal sıkıntılara ve borç sarmalına neden olabilir. Faiz oranlarının yanı sıra, krediye bağlı ek sigorta masrafları, dosya giderleri, erken kapama cezaları gibi görünmeyen maliyetler, şirketlerin kârını eritip nakit akışını bozabilir. Bu nedenle, kredi sözleşmesi detaylı bir şekilde incelenmeli ve her madde anlaşılmalıdır.

ticari kredi çekerken dikkat edilecekler

Bir başka dikkat edilmesi gereken konu da kredi veren kuruluşun güvenilirliğidir. Banka dışı finans kuruluşları ya da özel finans şirketleri, cazip gibi görünen teklifler sunsa da, yüksek risk içerebilir. Bu kuruluşların denetlenip denetlenmediği, verdikleri kredinin hukuki geçerliliği ve geri ödeme koşullarının net olup olmadığı mutlaka araştırılmalıdır. Ticari kredilerde şeffaflık ve güven, uzun vadeli işletme sağlığı için olmazsa olmazdır.

Şimdi hep birlikte, bankaların o resmi ve karmaşık sözleşmelerinin arkasında yatanları, bir işletme sahibi gözüyle analiz edelim. İşte o imzayı gönül rahatlığıyla atmanızı sağlayacak, yani ticari kredi çekerken sizi olası tuzaklardan koruyacak 8 altın kural!

Sadece Faiz Oranı mı? Toplam Geri Ödeme Maliyeti Nedir?

Bankaların reklamlarında veya ilk tekliflerinde gördüğümüz o parlak, düşük faiz oranı, genellikle bir buzdağının sadece görünen kısmıdır. Birçok işletme sahibi, sadece bu orana odaklanarak en büyük hatayı yapar. Oysa asıl bakmanız gereken, kredinin size olan toplam geri ödeme maliyeti‘dir. Bu maliyet, sadece anapara ve faizden oluşmaz. İçinde dosya masrafı, ekspertiz ücreti, ipotek tesis ücreti, hayat sigortası, iş yeri sigortası gibi onlarca “gizli” veya “küçük” gibi görünen ama bir araya geldiğinde ciddi bir yekûn tutan maliyetler bulunur.

ticari kredi çekerken önemli

Bir bankadan teklif aldığınızda, onlardan sadece faiz oranını değil, “Aylık ve yıllık toplam maliyet oranı”nı da net bir şekilde göstermelerini isteyin. Bu oran, yasal olarak size sunulmak zorundadır ve kredinin tüm ek masraflar dahil size gerçekte ne kadara mal olacağını gösteren en dürüst rakamdır. Farklı bankalardan gelen teklifleri elma ile elmayı karşılaştırır gibi, sadece bu toplam maliyet oranı üzerinden kıyaslayın. %1 daha düşük faizli bir kredi, sigorta ve masraflarla birlikte diğerinden daha pahalıya gelebilir.

Sigorta konusuna özellikle dikkat edin. Bankalar, kendilerini güvence altına almak için size çeşitli sigortalar (hayat sigortası, iş yeri sigortası, DASK vb.) yaptırmanızı zorunlu tutabilir. Bankanın kendi sunduğu sigorta poliçesi genellikle piyasa fiyatının üzerinde olabilir. Kanunen, sigortayı istediğiniz sigorta şirketinden yaptırma hakkınız olduğunu unutmayın. Farklı sigorta acentelerinden teklif alarak bu maliyeti ciddi oranda düşürebilirsiniz. Bu, sizin yasal hakkınızdır ve bu konuda ısrarcı olmaktan çekinmeyin.

esnaf kredisi çekerken

Dosya masrafı ve komisyonlar da bir diğer önemli kalemdir. Bazı bankalar düşük faiz sunarken, başlangıçta yüksek bir komisyon veya dosya masrafı talep edebilir. Bu maliyetlerin pazarlığa açık olup olmadığını mutlaka sorun. Özellikle iyi bir kredi notu ve sağlam bir mali yapıya sahipseniz, bankalar bu tür masraflarda indirim yapmaya veya tamamen kaldırmaya daha istekli olacaktır. Unutmayın, banka da sizinle iş yapmak isteyen bir ticari işletmedir. Ayıca kredi skorunuzu yükseltmeyi de unutmamalısınız.

Sonuç olarak, ticari kredi arayışında bir dedektif gibi olmalısınız. Sadece vitrindeki parlak faiz oranına değil, tüm pakete odaklanın. “Çekeceğim 100.000 TL, bana her şey dahil toplamda kaça patlayacak?” sorusunun net cevabını almadan asla bir sonraki adıma geçmeyin. Bu basit soru, sizi binlerce liralık gereksiz maliyetten kurtarabilir.

kobi kredisi çekerken

Geri Ödeme Planı Esnek mi? Erken Kapama ve Yapılandırma

Krediyi çekerken her şey yolunda olabilir, işlerinizin tıkırında gideceğini varsayarsınız. Ancak ticaretin doğasında inişler ve çıkışlar vardır. İşte bu yüzden, imzalayacağınız sözleşmedeki geri ödeme planı‘nın esnekliği hayati önem taşır. Belki de bir gün işleriniz beklenenden çok daha iyi gidecek ve krediyi vadesinden önce kapatmak isteyeceksiniz. Veya tam tersi, piyasada yaşanacak bir durgunluk nedeniyle birkaç ay ödemelerinizi ertelemeye, yani bir yapılandırmaya ihtiyaç duyacaksınız. İşte bu iki senaryo için de sözleşmenin ne dediğini en başından bilmelisiniz.

En sık karşılaşılan sorunlardan biri erken kapama cezası‘dır. Birçok ticari kredi sözleşmesinde, krediyi vadesinden önce kapattığınız takdirde bankanın sizden bir ceza veya komisyon talep ettiğini göreceksiniz. Bu oran genellikle kalan anaparanın %1 ila %2’si arasında değişir. Krediyi çekerken bu oranın ne olduğunu, pazarlığa açık olup olmadığını mutlaka öğrenin. Belki de bu şart, farklı bankalar arasında bir tercih sebebi bile olabilir. Gelecekte elinize geçecek toplu bir parayla borcunuzdan kurtulmak istediğinizde, karşınıza çıkacak bu ceza canınızı sıkabilir.

Ticari kredi çekerken konusunda bu sefer ters senaryoyu düşünelim; işleriniz kötü gitti ve ödemelerde zorlanıyorsunuz. Bu durumda bankanız yapılandırma, yani borcun yeni faiz oranıyla daha uzun bir vadeye yayılması konusunda ne kadar esnek? Kredi sözleşmesinde yapılandırma koşulları net bir şekilde belirtiliyor mu? Bazı bankalar bu konuda daha yardımcı olurken, bazıları daha katı kurallar uygulayabilir. Kredi temsilcinizle bu “kötü gün” senaryosunu açıkça konuşun. “Ödemede zorlanırsam bana nasıl bir kolaylık sağlarsınız?” sorusunu sormaktan çekinmeyin. Bu, bankanın size olan yaklaşımını anlamanız için de iyi bir testtir.

ticari kredi çekerken şartlar

Ticari Kredi Çekerken Teminat: İpotek ve Kefalet Şartları

Bankalar için kredi vermek, bir risk almaktır. Bu riski azaltmak için de sizden bir güvence, yani teminat göstermenizi isterler. Ticari kredi çekerken bankanın sizden ne tür ve ne değerde bir teminat isteyeceği, en kritik konulardan biridir. Bu teminat, genellikle bir gayrimenkul ipoteği (iş yeri, ev, arsa), araç rehni veya değerli bir makinenin rehni olabilir. Burada dikkat etmeniz gereken ilk şey, bankanın teminat olarak göstereceğiniz varlığa ne kadar değer biçeceğidir.

Banka, ipotek alacağı gayrimenkul için bir ekspertiz firması gönderir. Ekspertiz raporunda belirlenen değer, genellikle mülkün gerçek piyasa değerinin bir miktar altında olabilir. Banka, bu ekspertiz değerinin de tamamı üzerinden değil, genellikle %70-80’i kadar bir oranda size kredi kullandırır. Örneğin, 2 milyon TL değer biçilen bir dükkanınız için banka size en fazla 1.4 – 1.6 milyon TL kredi verebilir. Bu yüzden, ticari kredi çekerken önce ne kadar krediye ihtiyacınız olduğunu ve buna karşılık ne kadar değerli bir teminat gösterebileceğinizi hesaplamanız gerekir.

Kefalet konusu da bir diğer önemli noktadır. Banka, şirketinizin kredisi için sizden şahsi kefaletinizi veya başka bir yakınınızın kefaletini isteyebilir. Şahsi kefalet verdiğinizde, şirket borcu ödeyemezse, bankanın tüm şahsi mal varlığınıza (eviniz, arabanız, bankadaki paranız) başvurma hakkı doğar. Bu, şirket riski ile kişisel riskinizin iç içe geçmesi demektir. Bu adımı atmadan önce sonuçlarını çok iyi düşünmelisiniz. Mümkünse, şahsi kefalet yerine sadece şirket varlıklarını teminat olarak sunmayı teklif edin.

ticari kredi çekerken kurallar

Ticari kredi çekerken eğer yeterli teminatınız yoksa, işte o zaman KGF (Kredi Garanti Fonu) kefaleti devreye girer. KGF kredileri, KOBİ’lerin ve esnafın bankalardan daha kolay kredi çekebilmesi için onlara kefil olan bir devlet kurumudur. Bankanıza, “Bu krediyi KGF kefaleti ile kullanmak istiyorum” diyebilirsiniz. KGF, sizin yerinize bankaya belirli bir oranda kefil olur ve bu sayede teminat eksiğiniz olsa bile kredi kullanma şansınız artar. KGF’nin bu hizmet için küçük bir komisyon aldığını unutmayın, ancak bu komisyon, kredisiz kalmaktan çok daha iyidir.

Sonuç olarak, ticari kredi çekerken teminat konusu bir pazarlık konusudur. Bankanın ilk istediği şartları hemen kabul etmek zorunda değilsiniz. Göstereceğiniz teminatın değerlemesi, kefalet türü ve KGF kefaleti gibi seçenekleri masaya yatırarak sizin için en uygun koşulları oluşturmaya çalışın. Unutmayın, teminat, bankanın sigortasıdır; ancak bu sigortanın sizin geleceğinizi riske atacak bir yüke dönüşmemesi gerekir. 2025 Yılı Temmuz ayında devreye alınan Nefes Kredisi gibi imkânları da TOBB gibi odalardan takip edin.

ticari krediler başvuru yaparken

Sonuç ve Özet Olarak: Ticari Kredi Başvurusu

Gördüğünüz gibi ticari kredi çekmek, sadece bir form doldurup imza atmaktan çok daha fazlası. Ticari kredi çekerken, işletmenin geleceği için atılan stratejik bir adım ve her adımın dikkatle düşünülmesi gerekiyor. Faiz oranlarının ötesine bakmak, gizli maliyetleri ortaya çıkarmak, esnek bir geri ödeme planı talep etmek ve teminat şartlarını doğru müzakere etmek, bu sürecin olmazsa olmazları.

Şimdi ticari kredi çekerken uyulacak 8 altın kuralı listeleyelim:

  1. İhtiyaç Analizi Yapın: Ticari kredi çekerken, öncesinde işletmenizin tam olarak ne kadar paraya ihtiyacı olduğunu belirleyin. Fazla kredi çekmek gereksiz faiz yüküne, az çekmek ise işlerin yarım kalmasına neden olabilir. Detaylı bir finansal analiz ve bütçeleme ile doğru miktarı tespit edin.
  2. Geri Ödeme Kapasitenizi Değerlendirin: İşletmenizin mevcut ve gelecekteki nakit akışını göz önünde bulundurarak kredi taksitlerini düzenli ödeyebileceğinizden emin olun. Beklenmedik durumlar için bir tampon oluşturmayı da unutmayın. Borç/gelir oranınızı iyi analiz edin.
  3. Farklı Banka ve Finans Kurumlarını Karşılaştırın: Tek bir bankaya bağlı kalmayın. Farklı bankaların ve finans kuruluşlarının faiz oranları, komisyonları, vade seçenekleri ve geri ödeme koşullarını detaylıca karşılaştırın. En uygun ve avantajlı teklifi bulmak için zaman ayırın.
  4. Kredi Türünü Doğru Seçin: İşletmenizin ihtiyacına en uygun kredi türünü belirleyin. İşletme sermayesi kredisi, yatırım kredisi, KGF kredisi, proje finansmanı, KOBİ kredileri gibi farklı türler bulunur. Her birinin kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır.
  5. Sözleşmeyi Detaylıca İnceleyin: Kredi sözleşmesini imzalamadan önce her bir maddeyi dikkatlice okuyun ve anladığınızdan emin olun. Anlaşılmayan veya şüphe duyduğunuz noktaları banka yetkilisine sorun. Özellikle erken kapama cezaları, temerrüt faizleri ve ek masraflar gibi kalemlere dikkat edin.
  6. Teminat ve Kefalet Koşullarını Anlayın: Kredi için istenecek teminatlar (ipotek, rehin vb.) ve kefalet koşulları hakkında net bilgi edinin. Bu yükümlülüklerin işletmenizin ve kişisel varlıklarınızın üzerindeki potansiyel etkilerini iyi değerlendirin.
  7. Ek Masrafları Göz Önünde Bulundurun: Sadece faiz oranına odaklanmayın. Kredi tahsis ücreti, dosya masrafı, eksper ücreti, sigorta bedelleri gibi ek masrafların da toplam maliyete etkisini hesaplayın. Gerçek maliyet, bu ek giderlerle birlikte ortaya çıkar.
  8. İş Planınızı Güçlendirin: Bankalar kredi verirken siz de ticari kredi çekerken işletmenizin iş planını ve gelecekteki potansiyelini değerlendirir. Kapsamlı, gerçekçi ve ikna edici bir iş planı sunarak kredi onay sürecini hızlandırabilir ve daha iyi koşullarda kredi alabilirsiniz.

Bu 8 kuralı bir kontrol listesi gibi kullanarak bankaların kapısını çaldığında, artık çok daha bilgili, çok daha özgüvenli ve pazarlık gücü yüksek bir işletme sahibi olacaksın. Unutma, doğru finansman, işletmen için bir yük değil, seni hedeflerine taşıyacak en güçlü yakıttır. Şimdi o yakıtı en akıllıca şekilde kullanma zamanı!

#ticarikredi

#bireyselticarikredifarkı

#kobikredileri

Yorum yapın