İçindekiler
Dünya, tarihte hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor. Belki de bugünden bile daha hızlı olacak yeni değişimlerin henüz arifesindeyiz. Bununla birlikte, değişim beraberinde müthiş bir rekabeti de getiriyor ve kendini sürekli yenileyenler, her konuda bir adım öne çıkarak rekabet avantajı kazanıyor. Bu bağlamda, yabancı dil öğrenmenin, teknolojinin ve yapay zekânın bu kadar geliştiği bir dönemde ne kadar önemli olduğunu belirtmek anlamsız olacaktır. Ayrıca, yabancı dil demişken İngilizce’nin artık teknolojinin ve yapay zekânın dili olduğunu belirtmek gerekir. Bu arada matematiğin de bu konuda çok önemli olduğunu belirtmek gerekir. İşte bu noktada, bu lisanı öğrenmek isteyen herkesin çok zorlandığı ortak konulara değinmek istedik. İngilizce öğrenirken yapılan hatalar konusu gerek bu dili yeni öğrenmeye başlayanlar gerekse belli bir seviyeye gelmiş olanlar için ortak bir konu ya da sorundur.
Eğer bu sorunları aşarsak yabancı dil öğrenme konusunu sıkıcı bir dersten, zevkli bir eğlenceye dönüştürmüş oluruz. Unutmayın insan beyni eğlenirken çok daha hızlı öğreniyor. Hani dolu dolu paralar ödediğimiz özel okullar ve kolejlerin yabancı dil sırrı da tam burada yatıyor. Bu okullar küçük yaştaki öğrencilerini yabancı dili oyunlarla ve eğlenceli bir şekilde öğretiyorlar. Bu sayede hatalar azalıyor. İsterseniz gelin, hep birlikte bu hataları önce sıralayalım. Sonrasında da ayrı ayrı analiz edelim ve çözüm yollarına bakalım.


İngilizce Öğrenirken Yapılan Hatalar şunlardır:
- Motivasyonsuzluk
- Gramere takılı kalmak
- Sadece Kelime Ezberlemek
- Bilinçsiz Dinleme Yapmak
- Kavramadan Okuma Yapmak
- Konuşmaya Utanmak
- Kafamızdan Ana Dilde Çevirmeye Çalışmak
İngilizce Öğrenirken Yapılan Hatalar
Motivasyon: Unutmamak gerekir ki; öğrenme bir yolculuk ve süreçtir. Yani, belirli dönemlerde motivasyonumuz azalır ya da artar. Burada önemli olan şey bu süreci iyi yönetmektedir. Motivasyonumuzun yüksek olduğu dönemlerde daha çok ve verimli çalışmalıyız. Aynı şekilde kendimizi hazır hissetmezsek çalıştıklarımızı da anlamamız zor olur. Bu bağlamda İngilizce öğrenirken yapılan en sık hatalardan birisi de yeterince motivasyon sağlanmadan sürece başlamaktır. Kişi, o an aslında çalıştığını zannediyordur ve fakat aslında sadece kendisini kandırıyordur. Kendimizden örnek alalım, son derece odaklı ve motive bir şekilde çalışırken aldığım verim ve hislerimiz ile canımız sıkkınken aldığımız bir değildir. Bu noktada İngilizce çalışmak için motivasyonumuzu arttıracak olan şeyler nelerdir diye listeleyelim.
- İngilizce Öğrenince Maaşımız artacaktır.
- Öğrenciysek geleceğe bir yatırım yapmış oluruz.
- Daha iyi ve konforlu bir hayata katkı sağlar.
- Sosyal olarak çevremizi genişletiriz.
- Dünyada olup biteni anlarız.
- Belki gelecekteki eşimizi yurtdışında buluruz 🙂



Yeni sizin için herhangi bir madde önemli ya önemsiz olabilir. Burada kıymetli olan kendinizi motive edecek bir hedef ya da hedefler bularak istekli bir şekilde İngilizce çalışmaktır.
Gramere Takılı Kalmak: Evet arkadaşlar, dilbilgisi bir lisan için çok önemlidir. Bununla birlikte eğer çalışırken grameri anlamıyorsanız, kalıpları ezberlemeye çalışmayın. İngilizce öğrenmeye çalışanların çoğu gramer konusuna takılıp kalır ve öğrenmeyi bırakırlar. Lütfen siz bunu yapmayın. Burada sizin amacınız önemlidir. Siz dilbilgisini mi öğrenmek istiyorsunuz yoksa o lisanı mı öğrenmek istiyorsunuz? Evet, bu konu biraz sıkıcıdır ama anlamıyorsanız bu sizin motivasyonunuzu bozmasın. İngilizce dinleme yaparak ya da sadece bol bol kitap okuyarak İngilizce Gramerini geliştiren çok insan mevcuttur.
Öte yandan anlıyor olsanız da dilbilgisi konusuna gerektiğinden fazla odaklanıp takılmayın. Emin olun dışarıda bunu konuya müthiş hâkim ama iş speaking kısmına gelince iki kelimeyi yan yana getiremeyen bir süre insan var. Hiçbir şeye gerektiğinden fazla kıymet verip zaman ayırmayın. Gramer de bunlardan biridir. İngilizce öğrenirken yapılan hatalar denince akla gelen bu konuya lütfen önem verin.



İngilizce Hataları ve Kelime Konusu
Sadece Kelime Ezberlemek: Bu konu hakkındaki yazımızı okuduysanız zaten tekniği biliyor olmalısınız. İngilizce çalışan birçok insan kuru kuruya kelime ezberlemeye çalışır. İşte bu büyük bir hatadır. Baştan belirtelim sadece yabancı dil değil, hiçbir konuda ezber sizi başarıya taşımaz. Yani, birkaç yüz kelimeyi bir liste haline getirip günlerce çalışıp ezberlemek sizi iyi İngilizce bilen ya da konuşan biri haline getirmeyecektir. Bu konuda biraz sakin ve sabırlı olmakta fayda vardır. Sonrasında ise kelimeleri gruplar ya da öbekler halinde öğrenmeye çalışın. Yani mesela “take” kelimesinin birçok anlamı vardır. Bu kelimeyi tek başına ezberlemek sizi başarıya götürmez. Bununla beraber, “take after somebody” şeklinde kalıp ya da grup halinde “bir kişiye çekmek-benzemek” olarak öğrenirseniz aklınızda daha kolay ve uzun süre kalacaktır.
Bilinçsiz dinleme ve anlamadan okuma yapmak: İngilizce öğrenirken ya da öğrendiğimizi unutmamak için ara sıra pratik yaparken hepimizin başından geçen şeyler vardır. Mesela evden işe giderken bir BBC podcastı açayım da dinleyim deriz. Bir süre sonra podcastın arkadan aktığını ve fakat bizim zihnimizde bir gün önce yaşadığımız bir olayın geçtiğini fark ederiz. O sırada radyoda ne anlatıldığını sorsalar hiçbir fikrimiz olmaz. Yine benzer şekilde bazen İngilizce kitap okurken bir süre sonra ilgili metni sadece gözlerimizle takip ettiğimizi ancak ne okuduğumuz hakkında fikrimiz olmadığını anlarız. İşte İngilizce öğrenirken yapılan hatalar içinde en zararlı olanı budur. Yani, anlamadan ve bilinçsizce yaptığınız okuma ya da dinleme size hiçbir şey katmayacaktır. Daha kötüsü ise siz o an pratik yaptığınızı zannediyor durumda olursunuz.
Konuşurken Utanmak: Bu konu biraz kişilik ya da karakter özellikleriyle de alakalıdır. Mesela Akdeniz insanı da diyebileceğimiz bölgede yaşayan insanlar daha duygusaldır. Ülkemizi de kapsayan bu bölgedeki insanların İngilizceyi teorik olarak bilse de konuşurken daha sık hatalar yaptığını gözlemleriz. Öte yandan Norveç veya İsveç gibi kuzey ülkelerindeki görece daha soğukkanlı insanların yabancı dil seviyesi iyi olmasa bile kendi derdini anlatacak kadar İngilizceyi rahat konuştuklarını görürüz.
Asıl Konuşmamak Hatadır!



Bu noktada yapmamız gereken; “hatayı normalleştirmek” yani İngilizce speaking anında hata yapmanın çok doğal olduğunu ve karşı tarafın da bunu bildiğini düşünerek kendimizi germeden konuşmaktır. İnanın speaking konusunda uzmanlaşan herkes başlarda bolca hata yapmıştır. İnsan hata yapa yapa uzmanlaşır unutmayın. Ayrıca hata yaptığınız konu size büyük bir kayba neden olacak bir konu da değil sonuçta.
Ana Dilden Çevirme Konusu: İngilizce öğrenirken yapılan hatalar denince kimsenin aklına gelmeyen ama belki de en büyük hata anadilde düşünme ve çevirme konusudur. Yabancı dil sürecinde hepimizin başına gelmiştir. Yani çalıştığınız lisanda bir cümle kurmak istersiniz ve önce onu zihninizde kendi anadilinizde oluşturursunuz. Sonrasında ise kelime kelime anadilden İngilizceye çevirmeye çalışırsınız. Bu süreç zarfında hem zihniniz aşırı yorulur ve hem de inanılmaz zaman kaybedersiniz. Speaking esnasında bu hatayı yaparsanız zaten karşı tarafa karşı kekeleyerek konuşmuş olursunuz. Bu durum da sizin özgüveninizi iyice azaltır.
Peki, anadilden çevirme olayına girmeden İngilizce’yi konuşma nasıl sağlanabilir? Evet, çok derin ve felsefi bir soru olmakla birlikte bunu sağlamanın yolu bolca dinleme pratiği yapmaktan geçer. İngilizce öğrenirken yapılan hatalar denince etkin ve anlaşılır dinleme yapma konusunu anadilden çevirme konusuna bağlama ihtiyacı hissediyoruz. Yani ne kadar bol ve etkinlik listening yaparsanız belli bir sürenin sonunda zihninizin anadilden çevirme yapmadan otomatik olarak İngilizce konuşmaya başladığını fark edeceksiniz. Öte yandan burada süreklilik konusuna da vurgu yapmamız gerekir. Yani her gün olmasa da haftada en az dört ya da beş gün İngilizce dinleme pratiği yapıp cambly ya da benzeri uygulamalardan konuşma dersleri de alıp çekinmeden ve hata yapmadan konuşma pratiği yaparsanız çok kısa sürede gelişiminizi fark edeceksiniz.
Nihai olarak temel bir değerlendirme yapacak olursak, herhangi bir yabancı dil gibi İngilizceyi öğrenirken de yapılan ilk hata, kendine bir neden ya da motivasyon kaynağı bulamamaktır. Motivasyonu olmayan kişi, “mecbur” hissettiği ya da bir başkası yapmasını istediği için lisan öğrenmeye çalışıyorsa karşısına çıkan ilk zorlukta vazgeçecektir.