Fransız İhtilali 1789: Tarihsel Süreç ve Modern Etkileri

Tarihte dünya tarihin akışını ve ülkeler siyasal gidişatını tamamen değiştiren bazı olaylar vardır. Bu olaylar sadece içerisinde gerçekleştikleri dönemi değil dünya sosyal ve siyasi tarihinin akışını da değiştirirler. Mesela yazının bulunması, coğrafi keşifler ve Rönesans hareketi bu olaylardan sadece birkaçıdır. Bu noktada dünya siyasal ve sosyal tarihini tamamen değiştiren en önemli olaylardan bir diğeri de 1789 – Fransız İhtilali ya da diğer adıyla Fransız Devrimi’dir. Okullarda ve ders kitaplarında hepimiz bu konuya geldiğimizde “Ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler” deyişini anımsarız.

Fransız İhtilali sonucunda ağır vergiler altında ezilen halk isyan ederek zenginliklerle dolu sarayı basarak kralı idam ettiler.” ya da “Fransız İhtilali nedeniyle başlayan milliyetçilik akımları imparatorlukların yıkılmasına neden olmuştur.” ibareleri hepimize tanıdık gelir.

İşte hepimizin zihnine böylesine iz bırakmış felsefi ve aksiyoner sonuçlarıyla dünya tarihini değiştirmiş bu tarihi hadiseyi en azından temel seviye anlamak çok önemlidir. Bu yolla hem kişisel gelişimimize katkı sağlayacak ve hem de bugün dahi dünyada gelişen olayları çok daha farklı bir bakış açısıyla kavrayacağız.

Victor Hugo’nun “Bir İdam Mahkûmunun Son Günü” adlı başyapıtını okuyanların çok yakından bildiği gibi o dönemin Fransa’sında giyotin ile idam edilen ve baskı altında ezilen halk kitleleri vardır. Hugo, o dönem bu kitabıyla çok eleştirilmiş ve kraliyet taraftarları arasında kendisine, hem edebi, hem de sosyal açıdan büyük baskılar yapılmıştır. Tarih, elbette tarafsız yargısıyla onu haklı çıkarmıştır. Öte yandan, televizyonlarda, tartışma programlarında ya da gazetelerde yazarların bu konuya ilişkin yazılarında dikkatinizi çekeceği üzere; Fransız İhtilali’ni herkes kendi siyasi ya da sosyal yaklaşımına göre eğip bükerek yorumlamaktadır.

Bu konu hakkında tarafsız ve gerçekçi görüşlere ihtiyaç duyulduğunu düşünüyoruz. Kimi tarihçilere göre 10 yıl kimilerine göre de yaklaşık 20 yıl süren ihtilal süreci belki de Napolyon Bonapart’ın doğuşuna ve karşı konulamaz bir güç olmasına neden olmuştur. Bu arada belirtmemiz gerekir ki; elbette Napolyon dönemi şu an bizim değil tarihin ve siyasetin konusudur.

Fransız ihtilali savaş anı

Diğer taraftan, diğer yazılarımıza da biraz göz attıysanız kolayca anlayabileceğiniz gibi olayları ve olguları ezberci şekilde ele almayıp dönemin koşullarına göre yorumlamaya çalışacağız. Bu kapsamda bu yazımızda hem genel kültürümüzü desteklemek hem de kişisel gelişimimize katkı sağlamak adına diğer adı Fransız Devrimi de olan Fransız İhtilali hakkında kısaca bir bilgilendirme yapmak isteriz.

Fransız İhtilali Süreci ve Kritik Dönüm Noktaları

1789 Fransız İhtilali ya da Devrimi en kısa anlamda Fransa’da monarşiye dayalı krallık yönetiminin devrilerek halkın temsiline dayalı Cumhuriyet yönetiminin kurulmasıdır. Bu noktada bilinmektedir ki; Fransız Devrimi’yle yeniçağ bitmiş ve yakınçağ başlamıştır. Bu anlamda Fransız İhtilali çağ kapatıp çağ açan bir hadisedir. Aşağıda detaylarını vereceğimiz üzere bu hareketin o dönem Avrupa’sında çok önemli yere sahip olan Katolik Kilisesi’ne de sert etkileri olmuştur. Öte yandan bu devrim ile birlikte milliyetçilik akımları başlamış ve kilisenin yenilikler ile reformlar yapma ihtiyacı doğmuştur. O dönemde uzun süren savaşlar sonucu ağır vergiler ve fakirlik altında ezilen halkın mutlak monarşi yönetimini temsil eden kral yönetiminin simgesi olarak bilinen Bastille hapishanesini basarak içerideki mahkûmları serbest bırakmasıyla Fransız Devrimi başlamıştır. 

O dönemin koşullarına bakacak olursak böyle bir ihtilalin yapılması çok şaşırtıcıdır. Ayrıca dönemin Avrupası’nın krallıklar ve mutlak monarşi yönetimleri devri olduğunu düşünürsek, bu kralların ve yönetimlerinin hemen yanlarında yenilikçi bir ülkeye ne kadar olumsuz baktıklarını da anlayabiliriz.

devrim savaş meydanı

Fransız İhtilal Savaşları

Bu noktada belirtmek gerekir ki dönemin ülke krallarının bu bakış açısı ve devrime karşı mesafeli tavırları nedeniyle Fransız Devriminden bir süre sonra 1792 yılında uzun yıllar sürecek Fransız İhtilali Savaşları da başlamıştır. Bu savaşlar devrim yapmış genç Fransız cumhuriyetçilerle monarşi ve krallık taraftarı İngiltere gibi Avrupa ülkeleri arasında gerçekleşmiş ve yaklaşık 10 sene devam etmiştir. Fransız İhtilal Savaşları neticesinde yüzbinlerce Fransız ve Avrupalı asker karşılıklı olarak birbirini katletmiştir.

Günümüzde dahi gücü elinde toplayan liderlerin güçlerinden vazgeçmekte zorlandığını düşünürsek o çağın kralları ya da krallarla gücü paylaşan kilise önderleri ve ruhban sınıfının bu mutlak güçlerinden vazgeçmelerinin ne kadar zor olduğunu anlarız. Fakat halk birleşince karşı konulamaz bir güce dönüşmüş ve Fransız İhtilali gerçekleştirilmiştir.

Fransız ihtilali kraliçe idamı

Fransız İhtilali Nedenleri

Kanlı 1789 Fransız İhtilali’nin detaylarına gelmeden önce dönemin kralı 16.Louis ve aylar sonra da eşi Kraliçenin idamına ve sonrasında yüzbinlerce Fransız’ın ölümüne neden olan bu devrimin nedenlerine göz atmak yerinde olacaktır. Her şeyden önce devrimden önce toplum içindeki halk ve burjuvalar gibi sınıflarda kitap okuma seviyesi ve eğitimin yaygınlaşmıştır. Yani, aslında devrimin kıvılcımı önce zihinlerde yanmıştır diyebiliriz. Bununla birlikte burjuva sınıfı hem ekonomik gücünü daha da arttırmak, hem de yönetimde söz sahibi olmak istiyordu.

Bu aşamada burjuva sınıfının aslında oldukça zengin bir sınıf olduğunu belirtmek gerekir. Ancak ekonomik güce kavuşan her topluluk gibi burjuva sınıfı da artık siyasi bir güç haline gelmek ve politikaya da yön vermek istiyordu. Halk ise kralın keyfi kararlarından bunalmış ve vergilerin altında ezilirken özgürlük talep etmekteydi.

Bu noktada 1776 yılında gerçekleşen Amerikan Bağımsızlık Savaşı’nın Fransız halkını düşünsel anlamda etkilediğini söyleyebiliriz. Fransız krallığı daha önce bir kısmını İngiltere’ye kaptırdığı kolonilerin İngilizlere karşı bağımsızlık savaşına girişmesini alttan alta desteklemiş ve özellikle mali destekler Fransız hazinesinin iyice zayıflamasına neden olmuştur.

Fransız İhtilali Tarihi

Fransız İhtilali Sebepleri Maddeler

Bütün bu bilgiler doğrultusunda Fransız Devrimin (İhtilalinin) nedenleri olarak;

  • Uzun yıllar süren savaşlar sonucunda Fransız Hazinesinin kötü durumda olması,
  • Hazineyi güçlendirmek için halktan ödeyemeyeceği seviyede vergiler toplanmaya çalışılması,
  • Voltaire ve Descartes gibi düşünce adamlarının varlığı ve eleştirel düşüncenin toplumu etkilemesi,
  • Kitap okuma ve eğitimin seviyesinin artmasıyla toplumda yeni düşünceler üretilmesi,
  • Burjuva sınıfın artık bir politik aktör olarak gücünü arttırmak istemesi,
  • Halkın ekonomik olarak çok fakir duruma gerilemesi

sayılabilir. Bununla birlikte Fransız İhtilali’nin kesin olarak nedeni bir ya da birkaç madde ile sayılamayacak kadar çoktur. Burada sayamadığımız birçok sosyal, siyasal ve ekonomik başlık ya da konunun da Fransız Devrimi’ne doğrudan ya da dolaylı olarak etkisi olmuştur.

Fransız İhtilali ve Bastille!

Fransız devrim idam meydanı

Fransız Devrimi bir günde olup biten bir süreç değildir. Bununla birlikte 14 Temmuz 1789 tarihinde Bastille hapishanesinin basılıp içerideki mahkûmların serbest bırakılması Fransız İhtilalinin resmi olarak başlangıcı olarak kabul edilir. Bu olayın öncesinde Tenis Kortu Yemini hadisesi ve ihtilalin patlak vermesinden sonra yayımlanan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesi devrimin tarihine dair çok önemli başlıklardır. Ayrıca Fransız Devrimi tarihi denince bu süreç toplamda 15 yılı aşkın sürmüş ve sonunda da Napolyon’ın doğuşuyla birlikte yine sancılı bir döneme geçilmiştir.

Tenis Kortu Yemini

Tenis Kortu Yemini hadisesi devrimin başlangıcında önemli bir aşamadır. Kralın devrimin ayak seslerini daha yakından hissetmesine neden olan bu hadise halkın kararlılığını da göstermiştir. Bu aşamada Fransız Kralı’nın halk ve burjuva sınıfı tarafından toplanan meclisin kararlarını tanımaması üzerine halk 20 Haziran 1789 tarihinde Versay Sarayı’nın yanındaki tenis kortunda toplanmıştır. Talepleri kabul edilene kadar ayrılmayacaklarına dair bugün adına Tenis Kortu Yemini denen yemini etmişlerdir. Bu aşamada burjuvalar ve halktan oluşan ihtilalcilere dini kesimi temsil eden ruhban sınıfı da katılmıştır. Bu durum Fransız Kralı 16.Louis’i git gide köşeye sıkıştırmıştır.

Fransız ihtilali 1789

Bastille Baskını

Tenis kortu yeminin olayından sonra Fransız Devrimine öncülük eden geniş halk ve burjuva sınıfının topladığı meclis kralın yetkilerinin azaltılmasını ve monarşiden vazgeçilmesiyle ticaretin serbestleşmesini içeren isteklerini Kral 16.Louis’e iletmiştelerdir. Kral bu talepleri kabul etmemiştir ve bunun üzerine halk monarşinin sembolü sayılan Bastille Kalesindeki hapishaneye saldırmış ve oradaki mahkûmları serbest bırakmıştır. Buradaki silahları ve barutu alan isyancılar bu malzemeleri devrimde kullanmışlardır. Monarşinin ve kralın zulmünün sembolü olan Bastille Hapishanesinin basılması Fransız İhtilalinin başlangıcı olarak kabul edilir.

Yurttaş Hakları Bildirgesi

Fransız Devriminin başlangıç noktası olarak kabul edilen Bastille Baskınından kısa bir süre sonra 26 Ağustos 1789’da Fransız İhtilalini gerçekleştirilen burjuva sınıfı ve halk İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesini ilan edip yayımlamışlardır. Bugün bile liberal demokrasinin temelini oluşturan hâkimiyetin millette olduğu, insanların eşit olarak dünyaya geldiği ve bağımsız hür bireyler olarak yaşamaları gerektiği gibi maddeler bu bildirgede daha o dönemde yer almıştır.

Bu nokta da 1215 Magna Cartanın bu bildirgeyi etkilediği de açıktır. Hâkimiyetin bir zümrenin ya da şahsın elinde olamayacağı ve kimsenin dini inançları yüzünden olumlu ya da olumsuz değerlendirilemeyeceği gibi bugünkü anlamda Cumhuriyet yönetim sistemini çağrıştıran ve laikliğe vurgu yapan ilkeler yine İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirgesinde yer almaktaydı. Bu arada bu bildirge ihtilal ekibi tarafından 1791 yılında oluşturulan Fransız Anayasası için de temel oluşturmuştur.

bastille baskını ve napolyon

Devrim Sonuçları ile Temel İlkeler: Eşitlik ve Özgürlük

Bugün bile Fransız İhtilalinin etkilerini ve sonuçlarını günlük hayatımızda ve siyasal ile sosyal gelişmelerde izlemekteyiz. Cumhuriyet yönetimi, egemenliğin millete ait olması ve laik yönetim anlayışı temelini 1789 Fransız Devriminden almaktadır. Fransız İhtilaliyle birlikte Avrupa’daki krallıklar tedirgin olmuş ve ihtilalin kendi ülkelerine yayılmasını engellemek için Fransız İhtilali Savaşları da denen savaşları başlatmışlardır. Öte yandan bu ihtilalin sosyal, siyasal ve hatta ekonomik anlamda birçok sonucu bulunmaktadır. Biz burada en önemli maddelerden kısaca bahsedeceğiz.

Avrupa’da milliyetçilik akımlarının başlaması, yeniçağın sona ererek yakınçağın başlaması, Fransa’da krallığın sona erip cumhuriyetin kurulması gibi birçok önemli sonuç ve etki vardır. Bununla birlikte kargaşa ortamının getirdiği iç huzursuzluk ve Fransız Devrim Savaşları Napolyon’un 1804’te kendini imparator ilan etmesine de yol açmıştır. Daha önce de belirttiğimiz gibi yaklaşık 15 sene süren bir süreç olan Fransız İhtilali Napolyon Bonapart döneminin başlamasına da öncülük etmiştir.

En önemli etkileri belirtilen Fransız Devrimin sonuçları şu şekilde özetlenebilir;

  • Bireysel özgürlükler artarak yeni fikirler doğmasına uygun ortamlar oluşmuştur.
  • Milliyetçilik akımları ile krallıklar ve imparatorlukların gücü sarsılarak yıkılma süreçleri başlamıştır.
  • Mutlak Monarşinin ve krallıkların halkın gücü karşısında yıkılabileceği görülmüştür.
  • Hâkimiyetin ve egemenliğin kayıtsız şartsız halka ait olduğu kabul edildi.
  • İhtilal sonrasında özellikle yenilikçi fikirler ve özgürlükler yayılarak Yeniçağ bitmiş ve yakınçağ başlamıştır.
  • Hürriyet, eşitlik, adalet ve hukukun üstünlüğü gibi uluslararası kavramlar güçlenerek bugünkü anlamda liberal demokrasinin doğmasına yol açmıştır.
fransız devrimi ihtilali

Devrimin Son Sözü

Dünya tarihinin akışını değiştirip çağ açıp çağ kapatan Fransız İhtilali’nin nedenleri, tarihi ve sonuçları ile etkileri üzerinde tarihçilerin ortak bir görüş birliği bulunmamaktadır. Bu noktada bizler tarafsız ve kendimize has tarzımızla size bu konuyu derlemeye çalıştık. Bu konu hakkında son olarak devrim öncesi Fransız Kralı XVI.Louis’in eşi kraliçe Marie Antoinette’ye ithaf edilen “Ekmek bulamıyorlarsa, pasta yesinler.” sözüyle ilgilidir. Kralın tahta çıktığı dönemde Fransız halkının fakir ve zor durumda olduğu, hatta ekmek bulamayacak durumda olan Parisliler hakkında söylendiği iddia edilen bu söz aslında doğru değildir. Yine de Fransız İhtilalinin sonuçlarından biri de 1791 yılında önce Ocak ayında eski Fransız Kralı XVI.Louis’in sonrasında da Ekim ayında kraliçe Antoinette’nin asılarak idam edilmesidir.

Fransız Devrimi’ni gerçekleştiren güçler kral ve kraliçeyi önce hapishaneye atmış ve sonrasında da kendilerine karşı kraliyet ve mutlakıyet taraftarlarının karşı devrim yapma ihtimalini sezmeleri üzerine idamlar gerçekleştirmişlerdir.

Yorum yapın